Merkezefendi / Denizli

Selçuk Bey Mah. Şehit Piyade Komando Er Mehmet Avcı Caddesi no:34 J23 Merkezefendi / Denizli

Güven Sorunu Nedir? Güveni Yeniden İnşa Etmenin Terapistlerden 5 Etkili Yolu

Güven, insan ilişkilerinin görünmeyen ama en güçlü bağlayıcısıdır. Aileyle kurulan bağlarda,
arkadaşlıklarda, romantik ilişkilerde ve hatta kişinin kendisiyle olan ilişkisinde belirleyici bir rol
oynar. Birine gerçekten güvenebildiğimizde rahatlarız, açılırız ve bağ kurarız. Ancak yaşanan
hayal kırıklıkları, aldatılma, terk edilme ya da çocukluktan gelen travmatik deneyimler, bu
duyguyu zedeleyebilir.

Bir noktadan sonra kişi kendini hep tetikte hisseder. Yeni tanıştığı insanlara şüpheyle
yaklaşır, en küçük detaylarda bile “bir şey mi var?” diye düşünür. İşte bu durum, psikolojide
güven sorunu olarak tanımlanan oldukça yaygın bir süreçtir.

İyi haber şu ki; güven kaybedilmiş bir özellik değildir. Doğru adımlarla yeniden
öğrenilebilir ve güçlendirilebilir.

Bu yazıda, terapistlerin sıkça kullandığı ve bilimsel temellere dayanan 5 etkili yöntemle
güven sorununu nasıl aşabileceğinizi adım adım ele alacağız.

 

 Güven Sorununu Aşmak İçin Terapistlerin Önerdiği 5 Temel Adım

 

Güven duygusu bir anda oluşmaz. Sabır, farkındalık ve istikrarlı bir çaba gerektirir. İşte
güveni yeniden inşa etmek için en etkili yöntemler:

1. Güven Sorununun Kaynağını Keşfedin

Güven problemi çoğu zaman bugünkü ilişkilerden değil, geçmişte yaşanan deneyimlerden
beslenir. Terapistlerin danışanlarına ilk sorduğu sorulardan biri şudur:
“Bu güvensizlik hissini ilk ne zaman hatırlıyorsun?”

Çocukluk deneyimleri: Tutarsız ebeveyn tutumları, ihmal, aşırı eleştiri veya
duygusal güvensizlik, kişinin dünyayı “tehlikeli” algılamasına neden olabilir.
Geçmiş ilişki travmaları: Aldatılma, terk edilme ya da sürekli yalanlarla karşılaşmak,
ileride kurulacak ilişkilerde savunma duvarlarının yükselmesine yol açar.

Ne yapabilirsiniz?
Güvensizlik hissettiğiniz anları not alabileceğiniz küçük bir defter tutun. Bu duygunun
geçmişte hangi yaşantıyla bağlantılı olabileceğini fark etmeye çalışın. Farkındalık, değişimin
ilk adımıdır.

2. Başkalarına Güvenmeden Önce Kendinize Güvenin

Çoğu kişi güven sorununu başkalarıyla ilgili zanneder. Oysa temel problem, çoğu zaman
kişinin kendisine olan güveninin zayıf olmasıdır. Kendine güvenmeyen biri, kolay
incinebileceğine ve kandırılabileceğine inanır.

Terapistler bu noktada şunu vurgular:

“Kendine güven duymadan başkalarına güvenmek çok zordur.”
Kendinize verdiğiniz sözleri tutun. Küçük hedefler koyun ve mutlaka gerçekleştirin.
Hata yapmayı normalleştirin. Kusursuz olmaya çalışmak, güveni değil kaygıyı
artırır.

Kendinize karşı daha şefkatli oldukça, çevrenizdeki insanlara karşı da daha esnek ve güvenli
hissedersiniz.

3. Güveni Bir Anda Değil, Aşama Aşama Kurun

Güven sorunu yaşayan kişiler genellikle iki uçta düşünür:
“Ya tamamen güvenirim ya hiç güvenmem.”
Bu düşünce biçimi, psikolojide siyah-beyaz düşünme olarak tanımlanır.

Oysa gerçek şöyledir:
Herkes aynı değildir ve güven zamanla test edilir.

Terapistlerin önerdiği yöntem güven merdiveni yaklaşımıdır:

● Küçük paylaşımlarla başlanır
● Zamanla tutarlılık gözlemlenir
● Güven, davranışlara bakılarak artırılır
Birinin söylediklerinden çok ne yaptığına odaklanın. Güven duygusu, sezgiden çok gözlemle
güçlenir.

4. Sağlıklı Sınırlar Koymayı Öğrenin

Güven sorunlarının arkasında çoğu zaman geçmişte sınırların ihlal edilmesi yatar. Bu
yüzden güvenmek korkutucu olabilir. Ancak çözüm, kendinizi tamamen kapatmak değil;
sağlıklı sınırlar oluşturmaktır.

● Rahatsız olduğunuz durumlarda “hayır” diyebilmek
● Başkasının duygusal yükünü taşımamak
● Kendi ihtiyaçlarınızı fark etmek ve ifade etmek

Sınırlar, ilişkileri bitirmek için değil, onları güvenli hale getirmek için vardır. Net sınırlar,
belirsizliği azaltır ve güvenin oluşmasına zemin hazırlar.

5. Anda Kalın ve Olumsuz Senaryoları Durdurun

Güvensizlik çoğu zaman gelecekte yaşanabilecek acıları bugüne taşımaktan kaynaklanır.
“Ya aldatılır sam?”, “Ya bana yalan söylüyorsa?” gibi düşünceler, şu anki gerçeğe değil
korkulara dayanır.

Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) burada etkili bir yaklaşım sunar:

● Aklınıza gelen olumsuz düşünceyi fark edin
● Bu düşünceye dair somut kanıt olup olmadığını sorgulayın
● Daha gerçekçi ve dengeli bir alternatif düşünce üretin

Geçmiş deneyimlerin, bugünkü ilişkilerin kaderini belirlemesine izin vermemek, güven
sorununu aşmanın en güçlü adımlarından biridir.

0 0 Puanlar
Puanlayın
Ücretsiz Ön Görüşme
0
Düşüncelerinizi çok isterim, lütfen yorum yapın.x