Pamukkale / Denizli

Mehmetçik Mah. 2622 Sk. No:2 Daire: 3 Altınyaprak Apartman

YEME BOZUKLUKLARI

Yeme bozuklukları, anormal yeme davranışları, çarpık beden imajı ve yiyecek, kilo ve şekil ile meşgul olma ile karakterize karmaşık psikolojik durumlardır. Ciddi fiziksel ve psikolojik sonuçları olabilir ve genellikle profesyonel tedavi gerektirebilirler. Bu sunu, psikolojideki yeme bozuklukları türlerini, nedenlerini, semptomlarını, teşhisini ve tedavisini kapsayan ayrıntılı bir genel bakış sunmaktadır.

Yeme Bozukluğu Türleri:

Anoreksiya Nervoza:

Anoreksiya nervozalı kişilerde kilo alma korkusu ve çarpık bir vücut imajı vardır, bu da onların yiyecek alımlarını ciddi şekilde kısıtlamalarına neden olur. Tehlikeli derecede zayıf olsalar bile kendilerini genellikle fazla kilolu olarak görürler. Anoreksiyadaki yaygın davranışlar arasında aşırı kalori sayımı, aşırı egzersiz ve yüksek kalorili yiyeceklerden kaçınma yer alır.

Bulimia Nervoza:

Bulimia nervozalı bireyler, kısa sürede çok miktarda yiyecek tükettikleri tıkınırcasına yeme dönemlerine girerler. Bu bölümleri, kusma, müshil kullanımı veya kalorileri vücuttan atmak için aşırı egzersiz gibi telafi edici davranışlar izler. Anoreksiyadan farklı olarak, bulimisi olan kişiler tipik olarak nispeten normal bir kiloyu korurlar.

Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu (BED):

BED, bulimide görülen telafi edici davranışlar olmaksızın tekrarlayan tıkınırcasına yeme atakları ile karakterizedir. Yeme atağı olan bireyler genellikle rahatsızlık ve kontrol kaybı noktasına kadar yemek yerler. Bu bozukluk, duygusal sıkıntının yanı sıra kilo alımına ve obeziteye yol açabilir.

Kaçınan / Kısıtlayıcı Gıda Alım Bozukluğu (ARFID):

ARFID, duyusal hassasiyetleri olan bireyler, belirli dokulara veya renklere karşı isteksizlik, boğulma veya kusma korkusu nedeniyle sınırlı sayıda gıda seçeneği ile karakterizedir. Anoreksiyadan farklı olarak, arfıd’li bireylerin çarpık bir vücut imajı yoktur, ancak kısıtlı beslenmeleri beslenme yetersizliklerine yol açabilir.

Belirtilen Diğer Beslenme veya Yeme Bozukluğu (OSFED):

Bu kategori, yukarıda belirtilen bozukluklar için belirli kriterleri karşılamayan yeme bozukluklarını içerir. OSFED, bir dizi düzensiz yeme davranışını ve semptomunu kapsayabilir.

Yeme Bozukluklarının Nedenleri:

Yeme bozuklukları çok faktörlüdür ve gelişimleri genetik, çevresel, psikolojik ve sosyokültürel faktörlerin bir kombinasyonunu içerir. Katkıda bulunan bazı potansiyel faktörler şunları içerir:

Genetik yatkınlık:

Ailede yeme bozukluğu öyküsü riski artırabilir.

Psikolojik faktörler:

Düşük benlik saygısı, mükemmeliyetçilik ve vücut memnuniyetsizliği yeme bozukluklarının gelişimine katkıda bulunabilir.

Sosyokültürel etkiler:

Toplumsal güzellik standartlarına uyma baskısı ve ideal bedenin medya tasviri rol oynayabilir.

Yaşam geçişleri:

Ergenlik, travma veya önemli yaşam değişiklikleri gibi stresli yaşam olayları yeme bozukluklarının başlamasını tetikleyebilir.

Nörobiyolojik faktörler:

İştah düzenlemesini ve ruh halini etkileyebilecek nörokimyasal ve nöroendokrin dengesizlikler vardır.

Yeme Bozukluklarının Belirtileri:

Yeme bozukluklarının spesifik semptomları türe göre değişir, ancak şunları içerebilir:

  • Kilo kaybı veya kazanç
  • Yiyecek, diyet veya vücut büyüklüğü takıntısı
  • Kalori sayımı ile meşgul olmak
  • Şişman veya çekici hissetmeme hakkında sık yorumlar
  • Aşırı egzersiz
  • Gizli yeme veya tıkınırcasına yeme bölümleri
  • Yemeklerden sonra sık sık tuvalete gitmek (bulimide arınma davranışlarının göstergesi)
  • Diş problemleri ve boğaz ağrısı (bulimide kusmadan)
  • Sosyal yoksunluk ve duygudurum bozuklukları

Teşhis:

Yeme bozukluklarının teşhisi, bir ruh sağlığı uzmanı tarafından kapsamlı bir değerlendirmeyi içerir. Bu tipik olarak fiziksel sağlık endişelerini dışlamak için klinik görüşme, psikolojik değerlendirme ve tıbbi değerlendirmeleri içerir. Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı (DSM-5), yeme bozukluklarının teşhisi için belirli kriterler sağlar.

Tedavi:

Yeme bozukluklarının tedavisi genellikle multidisipliner bir yaklaşımı içerir ve aşağıdakileri içerebilir:

Psikoterapi:

Bilişsel-davranışçı terapi (BDT), diyalektik davranış terapisi (DBT) ve kişilerarası terapi (IPT), bozukluğa katkıda bulunan altta yatan psikolojik faktörleri ele almak için yaygın olarak kullanılır.

Beslenme Danışmanlığı:

Kayıtlı bir diyetisyen, bireylerin daha sağlıklı beslenme alışkanlıkları geliştirmelerine ve beslenme eksikliklerini gidermelerine yardımcı olabilir.

Tıbbi İzleme:

Ağır vakalarda, bireyler hastalıkla ilgili fiziksel sağlık sorunlarını ele almak için tıbbi stabilizasyon ve sürekli izleme gerektirebilir.

İlaç tedavisi:

Bazı durumlarda, depresyon veya anksiyete gibi komorbid durumları tedavi etmek için ilaç kullanılabilir.

Destek Grupları:

Destek grupları, yeme bozukluğu yaşayanlar için bir topluluk duygusu ve anlayış sağlayabilir.

Yeme bozukluklarının başarılı tedavisi için erken müdahale çok önemlidir, çünkü tedavi edilmezse ciddi tıbbi komplikasyonlara ve uzun süreli psikolojik sıkıntıya yol açabilirler.

Sonuç olarak, yeme bozuklukları, altta yatan çeşitli nedenleri ve ciddi fiziksel ve zihinsel sağlık sonuçları olan karmaşık psikolojik durumlardır. Genellikle psikoterapi, tıbbi bakım ve beslenme desteğinin bir kombinasyonunu içeren zamanında teşhis ve uygun tedavi, iyileşme için gereklidir. Bu bozukluklar hakkında farkındalık yaratmak ve vücut pozitifliğini teşvik etmek de önleme ve erken müdahaleye katkıda bulunabilir.

YEME BOZUKLUĞU İLE İLGİLİ DİZİ – FİLM – KİTAP

DİZİLER

  • “To the Bone” (2017)
  • “Insatiable” (2018-2019)
  • “Shrill” (2019-2021)
  • “My Mad Fat Diary” (2013-2015)

 

FİLMLER

  • “Hunger Point” (2003)
  • “For the Love of Nancy” (1994)
  • “Perfect Body” (1997)

KİTAPLAR

  • “Zeytin Ağacı”

Ece Temelkuran

  • “Eve Dönüş”

Fatih Erdoğan

  • “Aynanın İçindekiler”

Çağla Meknuze

  • “Wintergirls”

Laurie Halse Anderson

KAYNAKÇA

Fairburn, C. G., & Harrison, P. J. (2003). Eating disorders. The Lancet, 361(9355), 407-416.

Herzog, D. B., Dorer, D. J., Keel, P. K., Selwyn, S. E., Ekeblad, E. R., Flores, A. T., … & Keller, M. B. (1999). Recovery and relapse in anorexia and bulimia nervosa: a 7.5-year follow-up study. Journal of the American Academy of Child & Adolescent Psychiatry, 38(7), 829-837.

Stice, E., Marti, C. N., & Rohde, P. (2013). Prevalence, incidence, impairment, and course of the proposed DSM-5 eating disorder diagnoses in an 8-year prospective community study of young women. JAMA Psychiatry, 70(8), 782-791.

Zehra Nur EĞDİR

0 0 Puanlar
Puanlayın
Ücretsiz Ön Görüşme
0
Düşüncelerinizi çok isterim, lütfen yorum yapın.x