Pamukkale / Denizli

Mehmetçik Mah. 2622 Sk. No:2 Daire: 3 Altınyaprak Apartman

NÖROGELİŞİM

Sağ ve Sol Beyin

Bedendeki bütün süreçlerin en üst kontrol merkezi olan beynimizin sağ tarafı bedenin sol tarafını, sol tarafı ise bedenin sağ tarafını kontrol eder. Bu yüzden, sağ elinizle bir şey yaparken beyninizin sol yarısı; tersi durumda da sağ yarısı faaliyete geçer.

Sol beyin yarısı, insanların büyük çoğunluğunda rutin hareketlerin hızlı ve bilinçsiz şekilde yürütülebilmesi konusunda sağa göre daha maharetli olduğundan, sol beyin baskındır ve biz bu yüzden genellikle sağ ellerimizi kullanmaya eğilimliyizdir.

Konuşma, anlama, akıl yürütme, problem çözme gibi zihinsel özelliklerde de gözlenir ve yine sağ elini kullanan insanlarda bu işlerde sol beyin genellikle daha mahirdir. Dikkat edilirse, sayılan işlerin tamamı, rutin ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesi gereken ve şuurumuzu çok fazla ilgilendirmeyen meselelerdir.

Sağ beynimiz, son araştırmaların gösterdiğine göre, “bütünü” algılamakta, hayal kurmakta, karmaşık bağlantı, kalıp ve örüntüleri anlamakta önemlidir. Sağ tarafın bir başka uzmanlık alanı ise “yenilik”tir; her gün rutin olarak yaptığımız bilinçsiz faaliyetlerimizi sol tarafla güzelce halledebilirken, aktif olarak şuurumuzu cezbeden yenilik ve sürprizler var olduğunda, hemen sağ beynimizdeki devreler oyuna dahil olurlar. Elbette iki beyin yarısı normal insanlarda sıkı bir biçimde birbirine bağlıdır ve birinin yaptığı işten, diğer taraf hemen haberdar olur.

Allan Schore der ki “Bilinçli farkındalık altındaki düzeylerde işleyen sağ beyin duygulanım süreçleri gelişim, psikopatolojinin oluşumu ve psikoterapide baskın rol oynar.“

“Kendiliğin özünde duygulanım süreçleri yatar; bu bedensel odaklı fenomenlerin içkin psikobiyolojik doğası nedeniyle, bebeklikten başlayıp yaşam boyu süren insan gelişimine dair güncel modeller beyin-zihin-beden kavramsallaştırmalarına doğru ilerlemektedir.

Nöral İletişim Ağı: Sinapslar

Nöronlar birbirinden sinaps adı verilen küçük boşluklarla ayrılır. Sinapslar boş alanlar değildir; ihtiva ettikleri kimyasal maddeler karmaşık etkileşimler yoluyla sinaptik aktarımların gerçekleşmesini sağlarlar. Nöronların yaşamasını, büyümesini ve deneyimlerle şekillenmesini sağlayan da işte bu sinaptik aktarımlardır.

Sosyal sinaps aramızdaki mesafedir; ayrıca aile, kabile, toplum ve insan türü gibi daha büyük organizmalar halinde birbirimize bağlanmamızı sağlayan ortamdır. Hayatlarımızı bu sinapsın sınırlarında yaşadığımız ve iletişimin büyük bölümü bilinçli farkındalık düzeyinin altında otomatik şekilde gerçekleştiği için olup bitenler bize olağan gelir, çoğunu da görmeyiz.

Karşımızdaki kişinin bizim için önemi arttıkça, örneğin o kişi bizim için bir sevgi ya da tehlike kaynağıysa, sayısız değerlendirme süreçleri devreye girer. Başkalarını değerlendirme görevini üstlenen nöral ağlar uzun bir evrimsel tarihe sahiptir. Başkalarının niyetini ve eylemlerini tahmin etmekte ne kadar başarılıysak güvenlik, rekabet ve eş bulma konusunda o kadar avantajlı oluruz.

Primatlarda korteks ne kadar büyükse sosyal grupların da o kadar büyük olduğunu biliyoruz. Sadece birlikten güç doğmakla kalmıyor, daha kalabalık gruplarda avlanma, toplama ve bakım gibi görev dağılımları da yapılabiliyor. Yani bazı hayvanların yavruları doğar doğmaz hayatta kalma savaşı vermeye başlarken, insan yavruları yıllarca tamamen başkalarına bağımlı olma lüksüne sahipler; bu bağımlılık döneminde beyinlerimiz büyüyor, uyumlanıyor ve spesifik deneyimlerle şekilleniyor.

Epigenetik Açılım

Epigenetik, yaşam sırasında genlerde meydana gelen ve gen ifadesini etkileyen kimyasal değişikliklerle ilgilenen bilim dalıdır. Sigara içmek, yüksek radyasyona ya da zehirli maddelere maruz kalmak gibi etkenler, genlerde kimyasal değişikliklere yol açabilir ve bu kimyasal değişiklikler geçici ya da kalıcı olabilir.

Epigenetik uyarlamalar organizmanın gelişim süreci için gerekli enerjiyi dengelemek ve karşılaştığı stresli koşullara uyum sağlamakla görevlidir.

Rumeysa DOĞAN      Elif CAN

0 0 Puanlar
Puanlayın
Ücretsiz Ön Görüşme
0
Düşüncelerinizi çok isterim, lütfen yorum yapın.x