Pamukkale / Denizli

Mehmetçik Mah. 2622 Sk. No:2 Daire: 3 Altınyaprak Apartman

PSİKOSOMATİK AĞRILAR

PSİKOSOMATİK AĞRI NEDİR?

Psikosomatik ağrı, tıbbi bir açıklaması olmaksızın ancak kronik ve fiziksel semptomları olan ağrıyı tanımlar.

Psikosomatik ağrı, vücuttaki gerçek bir hasar veya patoloji olmaksızın ortaya çıkabilir ve genellikle bu tür ağrılar, duygusal durumlar, stres, psikolojik faktörler veya zihinsel sağlık sorunları gibi psikolojik etmenlerden kaynaklanabilir.

Psiko-“ kelimesi psikoloji veya zihinsel durumları ifade ederken, “soma” kelimesi de beden veya vücut anlamına gelir. Dolayısıyla, “psikosomatik” terimi, zihinsel durumlarla bedensel semptomlar arasındaki ilişkiyi vurgular.

Bu tür ağrılar genellikle migren, baş ağrıları, sırt ağrıları, fibromiyalji, irritabl bağırsak sendromu gibi kronik ağrı sendromlarıyla ilişkilendirilir. Ancak, tıbbi testler ve tetkikler  genellikle herhangi bir somut fiziksel sorunu ortaya çıkarmaz.

Psikosomatik ağrı, kişinin duygusal durumu, stres seviyesi, psikolojik durumu veya yaşadığı zorluklarla yakından ilişkilidir. Örneğin, bir kişi yoğun bir stres dönemi geçiriyorsa veya duygusal bir travma yaşıyorsa, bedensel olarak ağrı hissedebilir.

EPİDEMİYOJİ

Psikosomatik bozuklukların epidemiyolojisine dair net veriler sunmak zor olsa da hastanelerin genel hasta popülasyonunun%53.6’sının bir psikosomatik bozukluğa sahip olduğu bildirilmiştir.

Kültürel, toplumsal ve coğrafi farklılıklar da psikosomatik bozuklukların görülme sıklığı üzerinde etkili olabilmektedir.

RİSK FAKTÖRLERİ

İnsan; biyopsikososyal bir varlık olarak ele alınıp bütüncül bakış açısı ile değerlendirildiğinde sosyal ve çevresel pek çok stres etkeninin hedefi olabildiği gibi psikolojik olarak kendi içsel çatışmalarının da hedefi olabilir.

Yaşam olayları, bireylerin psikosomatik bozukluk geliştirme risklerini artırabilmektedir. Bu yaşam olayları; eşin veya bir aile bireyinin kaybı, boşanma, evlenme, çocukluk travmaları, yalnızlık, tutukluluk, yaralanmalar, iş kazaları ve hastalıklar, gebelik, cinsel sorunlar, iş ortamı ile ilgili büyük değişiklikler olabilir.

Kişilik özellikleri, bilinçdışı çatışmalar ve davranış kalıpları de psikolojik faktörler olarak psikosomatik bozuklukların tetikleyicileri olabilirler.

Ruhsal yatkınlık açısından daha çok erken çocukluk çağındaki gelişim bozukluklarının rolü olduğu iddia edilmektedir. Bireyleşme gelişiminde, nesne ilişkilerinde bozulmalar sonucu kişilik değişikliklerinin ortaya çıkması ve çoğu zaman da nevrotik savunmaların kullanıldığı bir örüntü görülmektedir.

PSİKOSOMATİK AĞRI TÜRLERİ

Gerilim Tipi Baş Ağrısı: Sık ve tekrarlayıcı baş ağrıları, genellikle stres, gerginlik veya duygusal gerginlikle ilişkilendirilir. Bu tür ağrılar genellikle başın her iki tarafında hissedilir ve genellikle hafif veya orta şiddette olabilir.

İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS): Karın ağrısı, şişkinlik, gaz ve bağırsak alışkanlıklarında değişim gibi belirtilerle karakterize edilen bir durumdur. Stres ve duygusal durum, IBS semptomlarını artırabilir veya şiddetlendirebilir.

Fibromiyalji: Yaygın kas ve bağ dokusu ağrısı, yorgunluk, uyku bozuklukları ve duygusal stresle ilişkili olabilir. Fibromiyalji genellikle vücudun farklı bölgelerinde yaygın ve kronik ağrılara sebep olabilir.

Psikojenik Ağrı Bozukluğu: Belirgin bir fiziksel nedeni olmayan veya açıklanamayan ağrıları içeren bir durumdur. Kişi bu ağrıları hisseder ancak tıbbi testlerle herhangi bir fiziksel köken belirlenemez.

Psikosomatik Sırt Ağrıları: Stres, kaygı veya duygusal sıkıntılarla ilişkilendirilebilen sırt ağrıları. Bu ağrılar genellikle belirli bir fiziksel neden olmaksızın ortaya çıkabilir.

ACT PERSPEKTİFİNDEN PSİKOSOMATİK AĞRILAR

Kabul ve Kararlılık Terapisi (ACT), psikolojik esneklik ve zihinsel sağlık üzerine odaklanan bir terapi türüdür. Psikosomatik ağrı, ACT’nin ele aldığı konulardan biridir. ACT, bireylere acı veren duyguları, düşünceleri veya fiziksel semptomları kabul etme, değiştirmek yerine onlarla uyum içinde olma ve hayatlarını değerlerine göre yönlendirme becerisi kazandırmayı hedefler.

ACT, psikosomatik ağrıyı fiziksel seviyede ele almaktan çok, bu ağrının bireyin zihinsel ve duygusal düzeyde deneyimlediği bir olgu olarak görme eğilimindedir. Terapide, bireylerin ağrıya yönelik tutumları, duygusal tepkileri ve bu durumla nasıl başa çıktıkları üzerine odaklanılır. ACT, bu süreçte bireylere psikolojik esneklik ve farkındalık becerilerini geliştirmelerinde yardımcı olabilir.

ACT ayrıca bireylerin içsel deneyimlerine farkındalık getirme ve bu deneyimlerle daha esnek bir ilişki kurma üzerine de odaklanır. Bu, psikosomatik ağrının getirdiği duygusal ve düşünsel zorlukları gözlemleme, onları etkilemeyecek şekilde kabul etme ve yaşamın değer alanlarına odaklanarak esneklik kazanma sürecini içerir.

İŞLEVSEL BAĞLAMSALCILIK

Bağlam: Her davranış  bir bağlam içerisinde meydana gelir. Bağlam davranışı etkileyen her şey  anlamına gelir.

Öncüller: Söz konusu davranışı etkileyen etkileyen faktörlerdir, davranıştan hemen önce gelir ve  davranışın oluşumuna işaret edeler. Klinik olarak  odaklandığımız ana öncüller, durumlar, düşünceler ve  hislerdir.

Sonuçlar: Basit bir ifadeyle her davranışın hem getirileri ( fayda kazanç sağlayan sonuçları) hem de bedelleri( bir şekilde zarar  veren sonuçları) vardır.

Duygularımız ve deneyimlerimiz hakkında konuşmazsak, bedenimiz kendi düzenli yolundan sapar ve hastalıklar üreterek bizim adımıza konuşur hatta haykırır. Acılarını, kaygılarını, korkularını, utançlarını dile dökmeyen, saklayan ya da inkar eden toplumlarda bu nedenle psikolojik etmenli rahatsızlıklar daha fazla görülür.Yaşam tüm hızıyla akıp giderken ve kendimizle bağlantımız koparken, bedeni dinlemek, neler olup bittiği ile ilgili bize çok önemli bir yol gösterici olabilir. Beden sadece mekanik bir fabrika değildir. Dinlersek duyarız alarmları ve o bize “Zihnini bir dinle,” der; “Hayatla kavgalı mısın, seni acıtan ne, yorgun musun artık, kaybolmuş gibi mi hissediyorsun. Anlat hikayelerini cesaretle. Utanma. Yasakları, tabuları, ayıpları düşünerek saklanma sandıklara. Söz her şeydir. Beden ve zihin el ele verip birlikte çözeceğiz.”

Mustafa ÇİL

0 0 Puanlar
Puanlayın
Ücretsiz Ön Görüşme
0
Düşüncelerinizi çok isterim, lütfen yorum yapın.x